Kemik Torbası


 Sayfa Sayısı: 592 
Ebat: 14 x 20 cm 
Orjinal İsim: Bag of Bones
Çeviri: Gönül Suveren

"Romanda mükemmel çizilmiş bir kahraman bile yeryüzünde yürüyen ve gölgesi toprağa düşen en iç sıkıcı insana kıyasla sadece bir torba kemikten ibarettir."


Şimdi millet, ben korku filmi seyretmem korkarım, yalan yok, harbi tırsarım seyredemem. Daha önce de söylemişimdir, bilmeyenler olabilir. "Onlar gerçek değil ki lan, ne korkuyon hihahohohaa" diye alay edenlere, edeceklere de direk küfrederim. Madem öyle siz de komedi filmlerinde gülmeyin, onlar da gerçek değil. Netekim Altın Kitaplar'ın twitter kampanyasından hediye olarak bu kitap geldiğinde ilk önce, korku kitapları farklı olabilir diye düşünmüştüm. Allah benim belamı versin! Çok pis yanılmışım. (Şu yorumu yazarken bile ellerim titriyor)



Romanın içeriğine geçmeden önce çeviri ile başlayalım. Kimi yerlerde aşmış olan çeviri kimi yerlerde korkunç hatalarla dolu. "Bizi kazıklamaya kalktı ama ona öğle yemeğini yedirdim, Bu adamların hiç biri benim kortumda tenis oynamıyor" gibi birebir çevrilen Amerikan deyimleri, sal olarak çevrilebilecek raft, ve basitçe avukat olarak çevirebileceken ad litem vasisi (ad litem'in tam karşılığı "bir davada küçük bir çocuğu temsil etmeye atanmış vasi") gibi çevrilmeden bırakılan ingilizce kelimeler var. Ancak bence tüm kabahati çevirmene atmak doğru değil. Editöründen yayınevi sahibine basılmadan önce birisinin bu kitabı okumuş olsa bu hataların hiçbiri olmazdı. Yoksa hiç biri düzeltilmeyecek hatalar değil. Dahası bendeki tedavülden kalkmış kapağıyla 7. Baskı. Hala piyasada bendekinden daha yeni baskıları mevcut. Muhakkak birileri benden önce buralar olmamış demiş olmalı. Neyse...



Ünlü bir yazar olan Mike Noonan karısının ani ölümü ile sarsılır, yıkılır. Hayata küser, artık yazamaz olur. Kabuslarında karısı ile birlikte çok sevdikleri, çevre sakinleri tarafından Sara Laughs ismi verilen yazlık evlerini sıkça görmeye başladıkça kabuslarına bir son vereceğini düşünerek eve gitmeye karar verir. (Mike'ye " Hocam, rüyasını görünce altına işedin, illa eve gitmek nasıl bir manyaklıktır" demek istedim bi an ama korktuğum halde kitabı elinden bırakmayan kendime bakınca vazgeçtim.) Eve gittikten sonraki paranormal olaylar yazarı delirtme noktasına getirir. Ama vazgeçmez. Karısının ondan ne gizlediğini öğrenmeden bu işin peşini bırakmayacaktır. 



Genelden hariç olarak, çoğu Amerikan film ve romanında karşımıza çıkan Amerikan arşivleme, döküman biriktirme ve dahası bunu sıradan bir kütüphanede herhangi birinin ulaşabilme ihtimaline yine hayran kaldım. Misal, Sara Laughts ne zaman kim tarafından yapıldı, hangi yıllarda kimler tarafından hangi bölümler eklendi hepsine ulaşılabiliyor. Ben adliyede hala kiracısının adını bilmeyen ev sahipleriyle karşılaşıyorum. Bir de başka kitaplarda da gördüğüm, başka başka ülkelere de ait soy ağacı olayı var. "Meserve'ler iki yüzyıldır bu topraklarda yaşarlar. Biz Devore'ler sekiz kuşaktır uzun paçalı don giymeyiz" gibi cümleleri soy adı kanununa sadece 80 yıl önce kavuşan bir milletin mensubu olarak imrenerek okuyorum. 


Ne yalan söyleyeyim, bugüne kadar hiç okumamış olsam da, bir Stephen King romanının kötü olabileceğini zaten düşünmüyordum ama bu kadar da muhteşem olacağını hiç tahmin etmemiştim. İlk başlar biraz sıkıcı olsa da giderek hızlanıyor. Son iki yüz sayfadaki tempo inanılmaz. Kitabı bitirebilmek için bu sabah 05:00 de kalktım. Tabi bunda benimde bir kız babası olmamın ve kitabın baş karakterlerinden birinin kızıma yakın yaşlarda olmasının da payı var. Bu durum kitabın (ya da benzer kitapların) etkileyiciliğini bir kaç katına çıkarıyor.


Son bölüm adeta hızlı ve uzun bir koşunun ardından nefesinizi düzenlemek için yapılan yürüyüş gibi. Ayrıca satır aralarında kalan veya kaçırdığınız detayların da üzerinden geçmek için iyi bir fırsat. Kesinlikle kusursuz bir eser. Korkutucu ve müthiş bir roman. Şunu kesinlikle söyleyebilirim ki; bir daha bir Stephen King romanıyla karşılaştığımda onu atabildiğim kadar  uzağa fırlatacağım. Okursam adam değilim.

2012 yılında basılmış olan bendeki kitap kapak sanırım orjinali ile aynı. Yeni ve yukarıda gördüğünüz kapak bence içeriğe biraz daha uyumlu. Şahsi görüşüm olarak uzak dur kategorisine koysam da, objektif olmak gerekirse okumadan ölme kategorisinde bir kitap.


Altın Kitaplar, eleştiri, kitabı iyi mi, kitap, nasıl bir kitap, kitap özeti, kitabı oku, roman, Stephen King

Yorum Gönder

0 Yorumlar